Azerbaycan-Ermenistan geriliminde son perde: Şiddetin gölgesinde müzakere

Modern Azerbaycan ve Ermenistan’ın hikayesi, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nden (SSCB) ayrılmalarıyla başladı.

SSCB’nin son liderlerinden Mihail Gorbaçov‘un, 1986’da resmen eyleme geçirdiği, SSCB altındaki milletlerin özgürleştirilmesini amaçlayan Glastnost (Açıklık) akımı, bağımsızlık hareketlerinin önünü açtı. Ermenistan 16 Ekim, Azerbaycan ise 18 Ekim 1991’de bağımsızlığını ilan etti.

Göz Atın

Paşinyan’dan anayasa çıkışı: Yeniden değerlendirilmesi gerekiyor

Azerbaycan bugün sandık başında: Devlet başkanlığı seçimini anlama rehberi

Karabağ bölgesinin statüsü o günden, Azerbaycan’ın bölgeyi yeniden kontrol altına aldığı 10 Kasım 2020‘ye kadar iki ülke arasında çatışma konusu oldu. Bölgede Ermeni nüfusun çoğunlukta olmasına karşın uluslararası hukuka göre Karabağ, Azerbaycan toprağıydı.

BÜYÜK SÜRGÜN

İki devletin bağımsızlık ilanlarından bir yıl sonra, 13 Ekim 1991 tarihinde, Birinci Karabağ Savaşı patlak verdi. Savaşın beşinci ayında, Azerbaycanlı sivillere karşı Hocalı Katliamı gerçekleşti. Azerbaycan bu süreçte, tüm çabalara rağmen toprak bütünlüğünü koruyamadı ve 1994’te, hiçbir ülke tarafından tanınmayan sözde Dağlık Karabağ Cumhuriyeti kuruldu.

Karabağ, her ne kadar Birleşmiş Milletler tarafından Azerbaycan toprağı olarak kabul edilse de 724 bin Azerbaycan Türkü, yeni kurulan Rusya Federasyonu’nun garantörlüğünde Karabağ’dan sürüldü.

İKİNCİ KARABAĞ SAVAŞI

Azerbaycan ve Ermenistan arasında, 2001–2007 yılları arasında Fransa, Rusya, Türkiye ve ABD’nin arabuluculuğunda barış görüşmeleri gerçekleştirilmiş olsa da Karabağ çekişmesi her daim sıcaklığını korudu ve 26 yıl sonra Güney Kafkasya‘da yeniden savaş patlak verdi.

Azerbaycan, 27 Eylül 2020 tarihinde Karabağ’a yönelik bir “terörle mücadele” operasyonu düzenledi. Sözde Karabağ Cumhuriyeti’ne bağlı Ermeni milisler ve Ermeni ordusu, modern Azerbaycan ordusuna karşı sadece 44 gün dayanabildi.

“44 Gün Savaşı” sonunda, Rusya ve Türkiye eşliğinde, Azerbaycan ile barış masasına oturan Ermenistan, Karabağ’ın bir kısmından çekileceğini ilan etti. Rusya ise bölgeye 2 bin asker sevk etti. Türkiye de bölgede bir gözlem evi kurdu.

AZERBAYCAN’IN KESİN ZAFERİ

Savaştan 3 yıl sonra, 19 Eylül 2023 tarihinde, Azerbaycan ikinci taaruzunu gerçekleştirdi. Taaruzun bir sonucu olarak, Karabağ’da bulunan yerel Ermeniler bölgeyi terk etti.

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın Karabağ’ı savunmayı reddetmesi, Ermenistan’da büyük protestolara neden oldu. 28 Eylül’de, sözde Dağlık Karabağ Cumhuriyeti resmen dağıldığını duyurdu ve bölgenin tamamı Azerbaycan’ın kontrolüne girdi.

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Azerbaycan’ın kesin zaferiyle sonuçlanan savaşın ardından bir kez daha Rusya’nın arabuluculuğunda masaya oturdu.

GERİLİMDE SON PERDE

Dağlık Karabağ Savaşı’nın Azerbaycan tarafından kazanılmasının ardından Azerbaycan ve Ermenistan arasında imzalanan ateşkes antlaşmasının 9. maddesi gereğince Azerbaycan ile eksklav parçası olan Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti arasında fiziksel bağlantı kurmak amacıyla, Zengezur Koridoru‘nun inşası konusunda anlaşmaya varıldı.

2021 yılında Aliyev “kolaylık, ya da zor ile” Nahçivan’a açılan Zengezur Koridoru’nu kurmak istediğini açıkça beyan etti. 25 Eylül 2023’te Aliyev ile Cumhurbaşkanı Erdoğan, koridoru meselesini görüşmek üzere bir araya geldi.

Erdoğan, basın açıklamasında “Zengezur Koridoru’nun açılmasıyla, iki ülke arasında kapsamlı bir barış antlaşması öngörüyoruz” ifadelerini kullandı.

Son olarak, 11 Şubat 2024’te, Azerbaycan ile Ermenistan arasında patlak veren sınır çatışmaları, her iki taraftan da asker ölümleriyle sonuçlandı.

Barış görüşmelerini sekteye uğratabilecek bu son gerilim, bölgenin geleceğine dair belirsizliklerin artmasına neden oldu.

KORİDOR AÇILMAZSA…

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, 10 Ocak 2024 tarihinde yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Orduyu inşa etme sürecine devam edeceğiz. Ermenistan şunu da bilmelidir ki, ne kadar silah alırsa alsın, eğer bize karşı gerçek bir tehdit olduğunu görürsek, o tehdidi her an yok ederiz. Ne diyorsak onu yaparız. Ermeni tarafı da bunun farkındadır. Ermenistan’ı bir sonraki savaşa hazırlayan ülke Fransa’dır.”

“Ermenistan Mehri üzerinden yol vermezse Ermenistan’la sınırımızın hiçbir tarafını açmayacağız. Zengezur’dan serbest geçiş konusu halen gündemde. Azerbaycan’dan Azerbaycan’a (Nahçıvan’a) insan ve malların hiçbir kontrol yapılmadan geçmesi gerekiyor.

“En doğru seçenek Mehri’dir. Sovyet döneminde oradan demiryolu geçti ve otoyol yapıldı. İçinden hem demiryolu hem de otoyol geçmesi lazım. Azerbaycan’dan Azerbaycan’a dediğim gibi insanların ve malların kontrolsüz geçmesi gerekiyor. Aksi takdirde Ermenistan sonsuza kadar çıkmazda kalacaktır.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir