Prof. Dr. Osman Müftüoğlu açıkladı: Alzheimer hastalığı genetik mi?

Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, bugünkü yazısında Alzheimer hastalığı ile genetik arasındaki ilişkiyi değerlendirdi.

Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, Hürriyet gazetesinde yer alan bugünkü yazısında, Alzheimer hastalığı ile genetik arasındaki ilişkiyi değerlendirdi. Müftüoğlu, “Ortalama yaşam süresi uzadıkça kısaca ‘nörodejeneratif hastalıklar’ olarak tanımlanan bazı yaşlılıkla bağlantılı nörolojik sorunlarda dikkat çekici bir artış var” ifadelerini kullandı.

Nedenlerinden biri genetik

Bunun sürpriz bir sonuç olmadığını aktaran Müftüoğlu, “Alzheimer hastalığı farklı belirtileri olsa da esas olarak bir bilişsel gerileme, bellek bozukluğu ile başlayıp neticede bellek kaybı ile sonuçlanan korkutucu bir sağlık sorunu. Tıbbi anlamda ‘demans-bunama’ ise bu hastalığın en korkutucu ve üzücü sonucu.

Ama bilelim ki demans sadece bir sonuç. Ve her sonuç gibi onun da bir başlama ve ilerleme süreci var. Zaten bu nedenle de Alzheimer araştırmaları bu tatsız sonuçla neticelenen hastalığın neden ya da nedenlerine odaklanmış durumda. Diğer taraftan bu nedenlerden birini net ve açık olarak biliyoruz: Genetik! Peki, o genetik özellik ne?

“Hastalığa yakalanma olasılığı 12 kat daha fazla…”

APOE4 gen grubu Alzheimer şansızlığı bakımından önemli belirleyicilerden biri” vurgusunu yapan Müftüoğlu değerlendirmelerine şu sözlerle devam etti:

Özellikle APOE4 geninin belirli bir versiyonunun tek bir kopyasını taşıyanların 85 yaşına kadar Alzheimer hastalığına yakalanma ihtimalleri genel nüfusa göre 2 ila 3 kat fazla. Ne var ki maalesef ‘dozaj faktörü’ burada da bir çarpan etkisi yaratıyor: APOE4’ün her iki ebeveyninden de miras alan kişilerin hastalığa yakalanma olasılığı 12 kat daha fazla.

“Genetik miras kader değil”

“APOE4 genine sahip olup olmadığınızı bir nöroloji uzmanıyla işbirliği yaparak basit bir kan testiyle araştırmanız ve öğrenmeniz mümkün” ifadelerini kullanan Mütfüoğlu sözlerini şöyle tamamladı:

APOE4 geniniz pozitif çıksa bile telaşa kapılmayın. Yapacağınız ve ısrarla uygulayacağınız bazı yaşam tarzı değişimleri ile bu olumsuz genin oluşturabileceği kötü sonuçlardan kurtulmanız kesinlikle mümkün. Kısacası Alzheimer’da da genetik miras kader değil. Yeter ki siz bilinçli ve dikkatli biri olun, sizi izleyen hekiminizin sözünden çıkmayın.

 

Related Posts

Yeni bir zihinsel hastalık kayda geçti: Solastalji

Çevresel değişim insanların düşünce ve duygularını etkiliyor. Bilim adamları çevresel sıkıntılarla bağlantılı yeni bir zihinsel hastalık tespit etti.

Haftada 300 gramdan fazla tavuk eti tüketenlere kötü haber

Uluslararası bilimsel makalelerin yer aldığı Nutrients platformunda yayınlanan son çalışma, haftada 300 gramdan fazla tavuk eti tüketenlerde tüm sebeplere bağı ölüm riskinin yüzde 27; mide-bağırsak kanserlerinden ölüm riskinin ise 127 daha fazla olduğunu gösterdi. Araştırmaya göre risk, erkekler için daha da yüksek.

Ekran bağımlılığı çocuklarda özgüven eksikliği, depresyon ve kaygıya sebep oluyor: Ebeveynlerini örnek alıyorlar

Çocukların sosyal medyada günde 3-4 saati aşan zaman geçirmesi, özgüven eksikliği, kaygı, depresyon ve dikkat bozukluklarına yol açabiliyor. Uzmanlar, ebeveynlerin içerikleri birlikte takip ederek rehberlik etmesi gerektiğini vurguluyor.

İştahla yediğimiz 3 besin meğer beynimizi milim milim küçültüyormuş: Ünlü cerrah duyurdu

Ünlü beyin cerrahı Dr. Raveesh Sunkara, her gün iştahla tükettiğimiz 3 besinin beyni küçülttüğünü ortaya çıkardı.

Tıbbi kenevir teklifi yasalaştı: Süreç nasıl işleyecek?

Tıbbi kenevir teklifi yasalaştı: Süreç nasıl işleyecek?

Yüzünüzdeki lekeler lupus belirtisi olabilir! Pek çok organı etkileyebiliyor

Halk arasında kelebek hastalığı olarak adlandırılan lupus, bağışıklık sisteminin vücudu hedef alarak pek çok organı etkileyebildiği kronik bir rahatsızlık. Uzm. Dr. Füsun Topçugil, lupusun düşündüğünüzden daha yaygın olduğunu belirterek, “Lupus hastalığı bulaşıcı değildir. Ancak erken fark edilmezse, etkileri ciltle sınırlı kalmayıp böbrekler ve kalp dahil olmak üzere birçok organı etkileyebilir” diyor.