Seher Alp 
Markaların güçlerini birleştirerek daha sürdürülebilir ve sorumlu bir hayat üslubunu tüketicilere benimsetmek ve bütüncül bir kültürel dönüşüm yaratma misyonuyla kurulan SB Brands For Good (İyilik İçin Marka Hareketi), Türkiye’de birinci defa gerçekleştirdiği Türkiye’nin Sorumlu Tüketim Davranışları: Sosyo-Kültürel Trend Araştırması 2022’nin sonuçlarını duyurdu.
Araştırma, Türk toplumunun küresel olarak belirlenen 9 sürdürülebilir davranış ekseninde, sürdürülebilir ömür üslubuna dair niyetlerinin ve hareketlerinin örtüşüp örtüşmediğini ölçümleyerek, eğilimleri ortaya koyuyor. Araştırmada baz alınan en tesirli 9 sürdürülebilir davranış şöyle sıralanıyor: Güç tasarruflu tahlilleri kullanmak, güçlü eserleri tercih etmek, su ve yiyecek israfını önlemek, geri dönüştürmek, bitki bazlı beslenme, tabiat dostu eserler seçmek, bayanları ve kız çocuklarını desteklemek, eşitlik ve fırsat eşitliğini genişletmek ve etkiyi büyütmek için ses çıkarmak.
NİYET VAR FAKAT BİLGİ EKSİK
Şubat 2022’de Türkiye genelinde bin 4 şahısla yapılan araştırmaya nazaran iştirakçilerin yüzde 89’u pandemi süreci boyunca global meselelerle ilgili farkındalığının arttığını söylüyor. Tüketicilerin büyük bir çoğunluğu dünyada olan bitenler karşısında sadeleşerek istikrarlı bir hayat şekli edinmek, sorumlu tüketim davranışları sergilemek için ‘istekli’. Toplumun yüzde 79’u hem pandeminin hem de ekonomik kuralların sürdürülebilir bir hayat stili için önlerinde bir pürüz teşkil ettiğini söz ediyor. Araştırmaya katılan tüketicilerin yarısı sürdürülebilir bir hayat biçimi benimsemeye dair niyetinin yüksek olduğunu vurgularken, sırf yüzde 2’lik bir kısmı sürdürülebilirlik hususlarına dair ilgisinin olmadığını belirtiyor. Araştırma, tüketicilerin markalardan sürdürebilirlikle ilgili meselelere tahlil getirmesini beklediğini ortaya koyuyor.
TÜKETİCİLER TAHLİL BEKLİYOR
Türkiye’de tüketicilerin yüzde 78’i etraf kirliliği ve iklim krizi üzere çevresel meselelerle, insan hakları ve cinsiyet eşitliği üzere toplumsal meselelerin eşit derecede değere sahip olduğunu belirtiyor. Toplumun en değerli bulduğu meselelerin başında bayana karşı şiddet geliyor. Bunu ekonomik şartlar ve çocuğa karşı şiddet takip ediyor. 10 tüketiciden 8’i çevresel ve toplumsal meselelere tahlil getirmeye çalışan markalardan alışveriş yapmayı tercih edeceklerini söylerken, yüzde 22’si sürdürülebilir bir ömür şeklini uygulamasına yardımcı olan markalara, daha fazla ödemeye hazır olduklarını ve yüzde 86’sı da düzgün bir hayat gayeleri için onlara takviye olan markalara daha sadık olduklarını belirtti.
SORUMLU TÜKETİM DAVRANIŞLARINDA ŞAMPİYON BAYANLAR
Araştırmanın dikkat çeken çıktılarından biri de bayanların yüzde 65 oranında erkeklere nazaran sürdürülebilir bir ömür üslubu benimsemek için niyetlerinin çok daha yüksek olması. Bilhassa tek kullanımlık plastik tüketimi, yeni bir eser almak yerine eskisini tamir ederek yine kullanmak, tabiat dostu eserleri tercih etmek ve geri dönüşüm hususlarında erkeklere nazaran niyetlerinin çok daha yüksek olduğu görülüyor. Dikkat çeken bir başka iç görü ise sürdürülebilir davranışlar sanılanın tersine yalnızca büyük kentte yaşayan ve yüksek gelir kümesine dahil tüketicilerin odağında değil, tüm bölgeler ve gelir kümelerinin da eşit derecede gündeminde.
